
Bugün Ankara yine karlar altında. Bütün gece yağan kar ile sabah heryer bembeyazdı...Şeytan bırak sınavlarını falan, sal çocukları bahçeye, yılbaşı pastasının üstündeki kardanadamları bahçeye yapsınlar dedi...Şeytana uydum mu peki?...Uydum, ama azıcık çalıştıktan sonra:-)))

Daha önce de yazmıştım, karın tuhaf bir enerjisi var diye...Bundan mıdır bilinmez daha bi duygusal oluyorum kar yağdığında...Dün akşamdan beri ara ara ekmek parçalarını ufalayıp balkonumdan serpiştiriyorum, birazı balkona birazı bahçeye...Kısa süre sonra hiç kırıntı kalmıyor. Siz de yapın bunu, kar altından yiyecek bulmaya çalışan kuşlar kısa sürede balkonunuzu tertemiz, kırıntısız bırakıyor, merak etmeyin...

Bir ara kızım "annnee çabuk geeell ama yavaaş" diye bağırdı. Çabuk ama yavaş...Ne olduğunu anlamak için gittiğimde ben diyim 10 siz diyin 20 serçeyi kızımın penceresindeki demirlere konmuş buldum (yavaş gürütü yapma anlamındaymış:))) Çok güzel bir görüntüydü ama akıl edip de fotoğraflarını çekmemişim :-(

Fotoğraf çekme konusunu bir türlü bir düzene sokamadım, görüldüğü üzere yılbaşı pastamızın da doğru dürüst bir fotoğrafını çekememişim...Ya ışık uygun değil, ya arka fon...Hep aceleden bunlar...Aslında sizlerle paylaşacaklarım arasında pastayla birlikte bir de "kurabiye ev" vardı. Çatısında bonibonlar, royal icingle yapılmış süslemeleri olan bir ev.Hansel ve Gratel masalındaki gibi...Ne yazık ki fotoğraflanana kadar başına ufak bir kaza geldi ve buuumm. Ev dağıldı tarifi kaldı yadigar...Biz parçaları yedik, valla tadı güzeldi:-))))


Eveeet artık gelelim yılbaşı pastamıza...Bu pastayı yaparken müthiş keyif aldım. Bu sene dışarı çıkıp kardan adam yapamamıştım henüz ama şeker hamurundan kardan adamları yaparken de en az o kadar eğlendim.

Pastayı kızım sipariş verdi...Ya noel babalı ya da kardan adamlı olacakmış...Her yer noel babalarla doluyken ben biraz daha bize özgü olan, çocukluğumdan kopup gelen anılarla kardan adam ailesi yapmayı tercih ettim. Aslında iki çocuklu bir aile olacaktı, aynı bizim gibi, ama başka hazırlıklara da vakit kalsın diye 3 kişilik bir aileyle yetindim.

Ailecek şeker hamuru kaplı pastadan ziyade ganaj kaplı pastaları tercih ediyoruz. Bu yüzden pastayı ganjla kaplayıp kremadan karlar yapmayı tercih ettim.

Bir yıl daha yerini yenisine bırakırken bu aralar çok beğendiğim bir sözü hatırlatmak istiyorum;
ne dilediğine dikkat et, gerçek olabilir.
Not: Edacığım özgür şef başlıklı yazının son satırını okudum:-)) Azcık daha sabret yakında kurs haberi gelecek;-)