Bayramın rehavetini mi desem yorgunluğunu mu desem, üstümden bişeyleri atamadım ama neyi atamadım bilemedim...Bu bayramda uzun tatili fırsat bilip tatilin ilk günlerinde İstanbul'a gittik...Çocukluğumda annemim büyüdüğü şehir olan İstanbul'a her yaz giderdik, hatta annemi kaybedene kadar hep gittik...Ama gezmediğim bir sürü yer vardı ve bu sefer zamanın yettiğince gezdim; Anadolu Kavağı, Miniatürk, Yerebatan Sarnıcı, Galata Kulesi, Sultan Ahmet, Büyükada, Ayayorgi kilisesi...Ama hala aklım gidemediğim yerlerde, göremediğim dostlarda kaldı...
İstanbul'u bu pastaya nasıl bağlayacağım diye düşünüyorsanız bu pasta İstanbul'dan Şeyda Hanım'ın ikizlerinin pastalarından birincisi ( pastayı İstanbul'a bağladım da bi de cümleyi bağlayabilseydim :-) Şeyda Hanım geçen sene bayramda Ankara'ya gelmiş ve kızlarının doğum gününü burada kutlamıştı, ben de 2 kızı için ayrı ayrı birer pasta hazırlamıştım onlara. Ben İstanbul'dayken Şeyda Hanım'ın arayıp da yine Ankara'da olduğunu ve 2. yaş pastası istediklerini söyleyince pastaların 1 senedir yayınlanmayı bekledikleri gerçeğiyle yüzleşmiş oldum :-(
Bu seneki pastalarını yapamadığım ve geçen senenin pastalarını yayınlamakta bu kadar geciktiğim için Şeyda Hanımdan özür diliyor ve Bade ile Zeynep'in yeni yaşlarını kutluyorum. Zeynep'in pastası ise bir sonraki postta...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder