23 Şubat 2009 Pazartesi

BUZ KOVASINDA ŞAMPANYA PASTASI

Yeni bir haftaya başlarken sizleri bir şişe şampanya ile selamlıyorum:-)))
Cumartesi günü sevgili eşim Nazım'ın doğumgünü idi. Geçen sene ona güllerle dolu bir pasta yapmıştım (geçen sene yaptığım pastaya buradan bakabilirsiniz.) Bir de şiir döşenmiştim...Ama bu sene şiir yok, çünkü vakit yok:-))))

Oldukça yoğun bir hafta sonu olmasına rağmen araya bir pasta da onun için sıkıştırı verdim. Bu işe en çok da çocuklar sevindi...
Bu da oğlumun kendi yorumuyla, kendi ışıklandırmasıyla çektiği fotoğraf:-)) onu kıramadım... oğluşum fotoğrafın yayında:-)))

Doğum günün kutlu olsun aşkım, iyi ki varsın, iyi ki bizimlesin...SENİ ÇOK SEVİYORUZ.

19 Şubat 2009 Perşembe

UĞUR BÖCEKLERİ PASTASI -1

Henüz 1 yaşını dolduran mini mini ikizlerimiz M. Can ve M. Efe'nin bir yaş pastalarıyla karşınızdayım. Anlaşılacağı üzere temamız uğur böcekleri idi:-))) Can ve Efe'nin güzel anneleri Ferda için onlar doğdukları günden beri uğurböcekleriydiler...Dolayısıyla doğum günü pastasını da uğurböcekli istediler....














Ferda daha iki tane uğurböceği olsun dediği anda pastayı kafamda şekillendirmiştim bile...İç içe geçen iki yuvarlak pasta uğurböceklerinin anne karnında kendi mutlu dünyalarında birarada büyümelerini ifade ediyor...Etrafta bir sürü uğurböceği var ama Efe ve Can Ferda'nın uğurböcekleri:-))
Bir yaş pastalarını hazırlamak her yönüyle heyecan verici...Bir yaş doğum günleri hep en özenilen doğum günleri olur...Bu yönüyle önemli bir sorumluluktur, zira pastalar doğumgünlerinin şeref konuğudur. Bundan sonra belki onlarca kutlama yapılacaktır ama bu ilktir. İlk yaş, ilk doğumgünü , ilk kutlama, ilk pasta...


Üç boyutlu figür oluşturmak da işin diğer heyecanlı kısmı idi...Minik minik uğurböcekleri... papatyalar, genellikle pastalarımda kendim yapmayı tercih ettiğim temaya uygun mum altlıkları veeee içleri minik birer pastacık olan Efe ve Can böcükleri:-))))















Bu pastayı yapmak çok keyifliydi, doğumgünü sonrasında yorumları almak ise en az yapmak kadar keyifliydi:-)))))))

Bunlar da Efe ve Can için hazırladığım doğumgünü kurabiyeleri...

Minik ikizlerimiz Efe ve Can'a bir ömür boyu mutluluklar diliyorum...

17 Şubat 2009 Salı

BLOGUM 1 YAŞINDA...

Yeni bir başlangıç diyerek tam bir sene önce blogspota geçiş yaptım; blogcuda 16 ay önce başlayan bu serüven dört ay içinde öyle hızlı gelişmişti ki yazıya bağlantı vermeyi bile bilmezken ilk blog arkadaşlarımdan Yaren'imin benim için hazırladığı yeni bannerim ile kendimi blogspotta buluverdim. Sevgili Bilun'un yeni başlangıcım için hazırladığı pasta ile duygulandım... Ayın şefi seçildiğimde gururlandım... hastalandığımda, kolumu kırdığımda gelen telefon ve yorumlarla sevenlerim olduğunu hissettim, güç aldım...Arkadaşlarım hastalandı... haber alamadım kaygılandım...Bazen duygulanıp ağladım... Öyle sıcak, öylesine sevgi dolu bir paylaşım var ki burada, zaman zaman üzüntüler de yaşansa, paylaşmanın, paylaştıkça artan lezzetlerin dünyası burası...Kızım için tariflerimi bir araya getirmek için yazmaya başladığım bu blogda yepyeni lezzetlere yelken açtım... bu blog sayesinde tutkum ve yavaş yavaş ikinci işim haline gelen pasta dünyasıyla tanıştım...yazmanın, okunmanın ve beğenilmenin zevkini tattım... Yepyeni uğraşlara vesile oldu bu blog...Ve hepsinden önemlisi yepyeni ve sımsıkı dostluklara...

Her ay buluşmayı iple çektiğim, birlikte olmaktan büyük keyif aldığım sevgili Ankaralı Blogcu arkadaşlarım... şehirlerine gittiğimde eski bir dost gibi beni evinde ağarlayan...şehrimde ağarladığım... bir çoğunun yüzünü bile görmediğim halde her konuda yardımını ve desteğini eksik etmeyen sevgili dostlarım; iyi ki varsınız, iyi ki bu blogu açmışım ve sizleri tanımışım ...Burda sizlerle olmaktan çok ama çok mutluyum...

Blogumun yaşını kutlamak için hazırladığım pastadan siz de bir dilim alır mısınız?...

13 Şubat 2009 Cuma

BARBIE BEBEK PASTASI-2

İyi bir haftasonu dileklerimle merhaba...Nihayet Cansın ve Canset için hazırladığım pastaların sonuncusuyla karşınızdayım...

Son zamanlarda yemek tariflerini biraz ihmal ettiğimin farkındayım...Resimler biriktikçe birikiyor, öyle ki, bazı tarifleri nasıl yaptığımı unuttuğum, yeniden denediğim bile oluyor. Yaparken yazma alışkanlığını yerleştirsem iyi olacak...

Bir süre daha pasta işleriyle haşır neşir olacağım sanırım, ama henüz blogumda yayımlamadığım yeni yemek tariflerime gazetedeki yemek köşemde yer vereceğim...Daha önce de bahsetmiştim; Ağustos ayından beri haftalık çıkan yerel bir gazetenin yemek köşesini hazırlıyorum, yeni, özellikle yöresel tarifleri merak ediyorsanız önümüzdeki günlerde gazetenin internet sayfasından köşeme göz atabilirsiniz (lütfen tıklayın).



Geçenlerde gelen bir mail sayesinde "Memmecim Giliği" başlıklı yazımın Truva Gezi Dergisinde yer aldığını öğrendim; gelen mail dergideki yazıma gelmiş bir yorum bildirimiydi: "Yöremin yemeği olan ciğer sarmasını almak için girmiştim .Yazdıklarınız beni çok duygulandırdı,şu anda hala ağlıyorum.Keşke yöreye göre değil de tüm Türkiyede bu adeti yapabilsek. Yozlaşan bir nesil gelmekte.DUYGULARIMI YAZMAK İSTEDİM.Size yazdıklarınız için teşekkür ederim."

Önce şaşırdım, çünkü ben bu dergiye yazı göndermemiştim...Sonra Gazetedeki bir tarifimi yayınlamak için izin istediklerini hatırladım...Demek ki o tariften sonra blogumda bu yazıyı görünce bu yazıyı yayımlamaya karar vermişler...


İnternette surf yapmak deyimi internette dağılmak olarak değiştirilmeli bence, bir yerden başlıyorsunuz sonra kendinizi bambaşka bir yerde buluyorsunuz:-)))Özellikle pastalarla ilgili sayfaları dolaşırken ondan ona, ondan ona derken tam anlamıyla dağılıyorum ben...zamanın nasıl geçtiğini farketmiyorum. Hele ki bu hatayı gece yapıyorsam ondan sonra bekle ki uykun gelsin...Artık 2, 3, 4 bazen gün ağarana kadar uyuyamıyorum...Ertesi gün bir zombi oluyorum...Bir kaç gün üstüste uyuyamayınca kronikleşmeye başlıyor, yarasa hayatı yaşamaya başlıyorum, halbuki eskiden bıraksalar rahatlıkla öğlene kadar uyurdum...

Al işte dağıldım yine konu nerden nereye geldi:-)))Biri beni durdursun yaawww:-))


Sevgili blogşörüm Melek beni sobelemiş. Bu hoş bir sobe, çünkü sadece sevdiğiniz bloglara verilecek bir sevgi ödülü bu ve Melekciğimin ödül verdiği bloglardan biri de benimkisi...

Ödülün gönderilmesiyle ilgili 3 kural varmış.

1. Seni ödüllendiren blog yazarının linkini vermek.

2. Bu ödülü başka 7 blog sahibine linklerini vererek göndermek.

3. Seçilen blog yazarlarını durumdan haberdar etmek.


Tek tek başka veren olmuş mu diye kontrol etmeden ben de 7 arkadaşıma ödüllerini gönderiyorum (başkası da gönderdiyse sevgi seli olur fena mı:-))):

  1. Maksat Muhabbet Olsun
  2. Bir tutam zencefil
  3. Sihirli Kepçe
  4. Neslihan'ın Çikolata Fabrikası
  5. Missgibi
  6. Sıcak paylaşımlar
  7. Asiye'nin Mutfağı

Hepinize keyifli bir hafta sonu dilerim...

8 Şubat 2009 Pazar

BARBİE BEBEK PASTASI-1

Yeni bir haftada merhaba... Nihayet tatil bitti...Bu cümleyi kuracağım hiiç aklıma gelmezdi, ama bu tatilde o kadar yoruldum ki bitmesi daha çok işime geliyor. Çocuklar okuldayken izin alıp tatil yapmalıyım ben:-)))


Bu tatilde biriken tüm resimleri, tarifleri toparlayıp hazırlayacaktım göya, nerdeeee... Görüldüğü üzere Cansın ve Canset'in pastalarını yayımlamayı bile bitiremedim...Neyse lafın kısası işte Barbie bebek pastalarının birincisi...


Bu pastaları yaparken müthiş keyif aldım, çocukluğuma döndüm...O kadar çok fikir değiştirdim ki, saçını şöyle mi yapsam, yok üst kısmı böyle mi olsa, bozdum yeniden yaptım derken bu pasta çıktı ortaya...
Aslında yazmayı istediğim bir sürü şey vardı, gece yattığımda bi ton cümle kafamda dolanıp duruyor, şöyle bir alet olsa diye hayal ederim hep, başıma bağlasalar ben düşünürken o kaydetse...Ooohhh...Özellikle şiir yazarken çok işe yarardı, sadece düşün tamam, cümleleri unuttum, ay buraya hangi kelimeyi koymuştum...Belki icat edilmiştir böyle bir alet de benim haberim yoktur, zira bu çok olur...Bi şey hayal ederim, sonra "aaaa valla da yapmışlar, bak ben demiştim işte..." demişliğim vardır.
Okul yıllarımda da beynime bir chip yerleştirtme fikrine takmıştım, daha doğrusu tatlı cadının güçlerine sahip olmak benzeri bir hayal... Takacaklar chipi 8-10 yabancı dil, tüm bilgiler hooop bi seferde kayıtta...Aman benimkiler duymasın bunları, sonra başlarlar "anne bak sen de çalışmayı sevmiyormuşsun, niye bizi zorluyorsun" diye...

Neler yazmayı düşünüyordum neler yazmışım...İyisi mi fazla lafı uzatmadan Canset'e nice yıllar dileyerek oldukça gecikmeli olarak yılbaşı hediyelerimi yayınlayayım.
Zarif hediyeleri için Hülya'ya tekrar teşekkür ediyorum ve sevgili Burçak gösterdiğin anlayış için de teşekkürler...

instagram hesabım: @serzincan

Related Posts with Thumbnails